18 Ekim 2018 Perşembe

BÖYLE DOST DÜŞMAN BAŞINA!.. Suudi Arabistan'dan PKK/PYD'ye 100 milyon dolarlık yardım!

Türk-İslâm ve İnsanlık düşmanı S. Arabistan'dan PKK/PYD'ye 100 milyon dolarlık yardım!
ABD Dışişleri Bakanı Pompeo'nun kayıp gazeteci Cemal Kaşıkçı olayını görüşmek üzere Riyad'a gittiği sırada, Suudi Arabistan'dan PKK/PYD'ye 100 milyon dolar destek geldi.
Kaşıkçı olayındaki tepkiler nedeniyle zor günler geçiren Suudi Arabistan yönetimi, ABD'ye, Dışişleri Bakanı Pompeo'nun Riyad'a ulaştığı saatlerde terör örgütü PKK'nın kontrol ettiği bölgede kullanmak üzere 100 milyon dolar verdi.
New York Times gazetesinde yer alan habere göre Riyad yönetimi, Suriye'de IŞİD'den kurtarılan bölgeler için vermeyi taahhüt ettiği 100 milyon dolarlık yardımı, Pompeo'nun dün Suudi Arabistan'a düzenlediği ziyaret sırasında ABD hükümetine ait hesaplara yatırdı.
"ZAMANLAMA KESİNLİKLE TESADÜF DEĞİL"
​Trump yönetimi söz konusu mali desteği uzun süredir talep ediyor olsa da tahsilatın Pompeo'nun Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın İstanbul'daki Suudi Arabistan Konsolosluğu'nda kaybolması olayıyla ilgili ziyarete denk gelmesi dikkati çekti.
New York Times, ABD yönetiminden Suriye siyasetini yönlendiren ancak adının açıklanmasını istemeyen bir yetkilinin, "Zamanlama kesinlikle tesadüf değil" ifadesine yer verdi.
MCGURK REDDETTİ
Gazete, haberinde Trump'ın IŞİD ile Mücadele Özel Temsilcisi Brett McGurk'ün de açıklamalarına yer verdi. McGurk, ödemenin Pompeo'nun ziyaretiyle bağlantılı olduğu iddiasını reddetti. Suudilerin söz konusu yardımı yapmayı Ağustos ayında taahhüt ettiğini savunan McGurk, ödemenin güz aylarında yapılmasının planlandığını öne sürdü.
Kaynak Yeniçağ: Suudi Arabistan'dan PKK/PYD'ye 100 milyon dolarlık yardım!

13 Ekim 2018 Cumartesi

AGOS ve Ararat Vurgusu, Yorum No: 2018/77 AVİM (11.10.2018) AVRASYA İNCELEMELERİ MERKEZİ

AGOS VE “ARARAT” VURGUSU
YORUM NO : 2018 / 77
AVİM(11.10.2018) AVRASYA İNCELEMELERİ MERKEZİ

Türkiye’nin Ermeni cemaatinin yayınlarından birisi olan ve çoğunlukla Türkçe yayın yapan Agos gazetesi, kurucusu ve genel yayın yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesinden bu yana Ermeni diasporasının fanatik mensuplarının söylemlerini giderek daha fazla benimsemeye başlamıştır. Bu dönüşüme verilebilecek örneklerden bir tanesi de gazetede yayınlanmakta olan “Ararat'ın Öte Yanı” başlığına sahip yorum yazılarıdır.[1]Bu yazılarda Ermenistan’daki güncel siyasi gelişmeler ele alınmaktadır. Yazılarla ilgili sorun başlıkla ilgilidir, zira bu Türkçe yazılarda “Ağrı” ismi kullanılmak yerine bu ismin Ermenice karşılığı olan “Ararat” kullanılmaktadır. Bir şeyin (bu bağlamda Türkiye’deki bir dağın) Türkçe yerine başka bir dildeki isminin kullanılmasının pek bir anlam ifade etmediği düşünülebilir, ancak isimlerin insanlar ve toplumlar üzerinde güçlü psikolojik etkileri olduğu gerçeği unutulmamalıdır.
Ağrı Dağı’nın Ermeni etnik milliyetçi söylemindeki yeri:
Ağrı Dağı’nın Ermeni etnik milliyetçi söyleminde önemli bir yeri bulunmaktadır (Ağrı Dağı’nın Ermenistan başkenti Erivan’dan çok etkileyici bir görünüme sahip olduğu da unutulmamalıdır). Hatta bazı anlatımlara göre Ağrı Dağı, Ermeni halkının en önemli simgelerinden birisidir. Dolayısıyla Ağrı Dağı ve bu dağı kapsayan “Batı Ermenistan” bölgesi (Türkiye’nin doğu kısımlarına Ermeni etnik milliyetçilerinin verdiği isim), milliyetçi kesimler açısından gelecekte mutlaka “geri alınması” gereken yerlerdir. Oysa Anadolu toprakları Türk yurdudur. Türklerin yaşadığı bu toprakların komşu bir ülke tarafından sahiplenilmesi ve “geri alınmasının” istenmesi, gerçeklerden kopuk bir zihniyetin sağlıksız bir hayal ürünüdür.
Öte yandan belirtilmesi gerekmektedir ki Ağrı Dağı ve Anadolu’nun tüm toprakları, Ermeni kökenli olanlar dahil her Türk vatandaşının ortak mirasıdır.
Dolayısıyla Agos gazetesinin Türkçe yayınında “Ağrı” ismini kullanmak yerine Ermenice karşılığı olan “Ararat” ismini ısrarla vurgulaması Türkiye’nin ortak mirası olan bir olguyu reddetmekte, bunun yerine Türkiye dışındaki bazı fanatik Ermeni kesimlerin ayrıştırıcı ve yıkıcı söylemlerine işaret etmektedir.
Bu fanatik zihniyet ve temsil ettiği tehlike hafife alınmamalıdır, zira bu zihniyet en yüksek kademelerde bile karşılık bulmaktadır. Örnek olarak Ermenistan’ın eski Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan, 2011’de gençlerle yaptığı bir etkinlik sırasında “Batı topraklarımızı [Doğu Anadolu/”Batı Ermenistan”] Ağrı Dağı’yla birlikte geri alabilecek miyiz?” sorusuna şu yanıtı vermiştir:
“Bu sizin neslinize bağlı. Mesela benim nesil üzerine düşen görevi başarıyla yerine getirdi. 90’lı yıllarda vatanımızın parçası Artsah’ı [Azerbaycan’a ait Dağlık Karabağ bölgesini] düşmanın elinden kurtardık. Her neslin bir görevi vardır. Siz de ileride bizim gibi görevinizi yerine getirip getirmeyeceğiniz birlik ve beraberliğinize bağlıdır…”[2]
Türkiye’nin komşusu olan bir ülkenin cumhurbaşkanın Türkiye’ye ait olan topraklar ilgili sarf ettiği bu sözler, Türkiye dışındaki bazı Ermeni kesimlerin Türkiye’ye yönelik düşmanca tavrını gözler önüne sermektedir. Agos, bilinçli veya bilinçsiz bir şekilde “Ararat” vurgusuyla bu düşmanca tavrı benimseyenlerle aynı saflarda yer almaktadır.

[1] En son örneği için bakınız: Alin Ozinian, “ARARAT'IN ÖTE YANI/ Paşinyan’dan taktik istifa,” Agos, 3 Ekim 2018, http://www.agos.com.tr/tr/yazi/21346/ararat-in-ote-yani-pasinyandan-taktik-istifa
[2] Nerdun Hacıoğlu, “Karabağ’ı biz aldık Ağrı’yı size bıraktık,” Hürriyet, 26 Temmuz 2011, http://www.hurriyet.com.tr/gundem/karabag-i-biz-aldik-agri-yi-size-biraktik-18338718

11 Ekim 2018 Perşembe

FİKRET SEVİNÇ VEFAT ETTİ "DEMOKRATİK PARTİ, ADALET PARTİSİ, DYP VE GÜNCEL DEMOKRAT PARTİ’NİN DAVA VE MİSYON BÜYÜKLERİNDEN FİKRET SEVİNÇ (1955-2018) VEFAT ETTİ "

DEMOKRATİK PARTİ, ADALET PARTİSİ, DYP VE GÜNCEL DEMOKRAT PARTİ’NİN DAVA VE MİSYON BÜYÜKLERİNDEN FİKRET SEVİNÇ (1955-2018) VEFAT ETTİ
[ANKARA: 11 Ekim 2018, Ulusal Ajans]
Fikret Sevinç, 20 Kasım 1955 tarihinde Isparta İli Yenişarbademli İlçesi Gölkonak köyünde; Yöre’de çok sevilen ve sayılan Demokrat Partili, mazbut bir ailenin çocuğu olarak dünya’ya geldi.
İlk ve Orta eğitimini kendi köyünde tamamladı.
Dönemin Isparta Milletvekili (babasının çok yakın, kadim dostu) ve Adalet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Dr. Sadettin BİLGİÇ’in ilgi, istek ve tavsiyesi üzerine; Tahsilini devam ettirmek üzere Ankara’ya giderek, Beşevler Turizm ve Otelcilik Okulu’na başladı.
Fikret Sevinç burada bir yandan okuluna davem ederken, diğer taraftan da, önce Adalet Partisi ve müteakiben Ferruh BOZBEYLİ başkanlığında (yeni kurulan) Demokratik Parti’de (Merhum) Sadettin Bilgiç ve Dr. Faruk Sükan ekibinde çalıştı. Mustafa Nevruz Sınacı’nın Genel Başkanı olduğu “Demokratik Parti Gençlik Kolları Teşkilâtı”nda aktif ve yetkin görevler aldı.
Bu süreçte, başta Ispartalılar olmak üzere, Demokratik Parti ve memleketinden dolayı Adalet Partisi içerisinde geniş bir çevrede bilindi. Bilhassa AP-DP camiasının yönetim unsurları ve teşkilâtı nezdinde tanındı, sevildi, sayıldı. Herkesten hürmet gördü. Bütün camiada hürmetle ve muhabbetle anıldı. Bu yakın ilgi, samimiyet “dava ve misyon kalenderlği ortamında” çok değerli hizmetlere vesile oldu. 1973-1976 döneminde Demokratik Parti’de önemli başarılara imza attı.
Demokratik Parti parçalanmaya başlayınca Dr. Sadettin Bilgiç ile tekrar Adalet Partisi’ne döndü. Burada, AP Genel Başkanı, Başbakan ve nihayet Cumhurbaşkanlığı da yapan Süleyman Demirel’in itimad, özel güven ve teveccühüne mazhar oldu. Beyefendi’nin siyaset makamı ve yazıhanesinin müdavimleri arasında yer aldı. Süleyman Demirel hayatı boyunca Fikret Sevinç’i çok sevdi, değer verdi, siyasette ve iş hayatında himaye etti ve yaşadığı sürece korudu. Tıpkı Dr. Sadettin Bilgiç ve AP, DP, DYP ve nihayet tekrar DP erkânının yaptığı gibi onu her fırsatta onurlandırdı.
FİKRET SEVİNÇ, Ankara Beşevler Turizm ve Otelcilik Okulu’ndan mezun olduktan sonra; Ankara’nın en büyük otellerinden olan (Ankara’nın protokol oteli) “STAD OTELİ”nde çalışma hayatına başladı.
Çalıştığı süre içinde Otel’e çok büyük katkılarda bulundu. Yönetimin siyasetle ve önemli siyasetçilerle irtibatını sağladı. Böylece, kendisi’de siyasetle yakın ilgisini rahatlıkla sürdürdü. Otelde çalışırken gerek siyaset, devlet, hükümet ve halk içinde çok geniş bir çevre edindi. Başta Isparta ili, kendi ilçesi ve Köyü olmak üzere; Bütün Türkiye nezdinde kurumlara hizmet, insanlara himmet ve yardım etti.
1999 Yılında saygın Yöneticileri arasında yer aldığı STAD OTELİ’ndan emekli oldu.
Emekli olduktan sonra, daha rahat ve açık bir şekilde aktif siyasete atıldı.
DYP’de MKYK üyeliği yaptı. İki defa Milletvekili adayı oldu.
DYP Demokrat Parti ile birleştikten sonra da da Merkez Karar ve Yönetim Kurulu Üyeliği yaptı, Isparta Milletvekili adayı oldu. DYP-ANAP-DP birleşme-bütünleşme süreçlerinde “birleştirici, geliştirici ve bütünleştirici” rol oynadı. Bu dönemlerin bütün yönetimleri ile yakın bir işbirliği içinde ve hiçbir karşılık beklemeden “sadece Demokrat Parti dava ve misyonunun” başarısı uğruna “tam bir vefa ve fedakârlıkla” çalıştı. Hiçbir göreve kendisi aday olmadı. Daima, bir boluğu dpldurmak ve bir gediği kapatmak üzere muhtelif yer ve görevlere aday gösterildi.
Bu hoşgörü, gönül dostluğu ve tavezuu yüzünden gönüllerde taht kurdu.
Asla unutulmadı, unutulmayacak. Allah (CC) O’ndan razı olsun.
Evli ve iki Kız Babası olan Fikret Sevinç 10 Ekim 2018 Çarşambagünü; Doğduğu yer olan Isparta Yenişarbademli Gölkonak köyünde 63 yaşında hayata gözlerini yumdu ve aramızdan ayrıldı.
Allah rahmet ve mağfiret eylesin. Nur, huzur ve ışıklar içinde yatsın.
TAZİYE İÇİN TEL: 0 532 799 65 46
(ANKARA: Ulusal Haber & Ulusal Ajans)

5 Ekim 2018 Cuma

"15 yılın rekoru" -Döviz kurundaki ani yükseliş ve sonrasında üst üste gelen zamlar eylül ayında enflasyonu zirveye çıkardı.

Hayat pahalılığı, enflâsyon, işsizlik ve mutfak yangınında 15 yılın rekoru!..
Döviz kurundaki ani yükseliş ve sonrasında üst üste gelen zamlar eylül ayında enflasyonu zirveye çıkardı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) dün enflâyon verilerini açıkladı. Tüketici enflasyonu (TÜFE) eylülde ağustos ayına göre yani 1 ayda yüzde 6.30 yükseldi, yıllık tüketici enflasyonu yüzde 24.52’ye çıktı. Aylık ve yıllık tüketici enflasyonundaki bu rakamlar 15 yılın en yüksek seviyesi. Üretici enflasyonunda (Yİ-ÜFE) işler daha kötü. Aylık üretici enflasyonu yüzde 10.88 arttı, yıllık üretici enflasyonu yüzde 46.15’e sert yükseldi. Bu iki rakam da 15 yıldır görülmedi. Ağustosta yıllık tüketici enflasyon yüzde 17.90, yıllık üretici enflasyonu yüzde 32.13 idi. Gıdadan giyime, ulaştırmadan haberleşmeye tüm harcama grupları enflasyonu arttırırken en fazla etki gıda ve ulaştırmadan geldi. Gıdadaki yüzde 6.4 aylık artış enflasyonu 1.49, ulaştırmadaki yüzde 9.15’lik artış enflasyonu 1.67 puan yükseltti. Şimdi, gözler 25 Ekim’deki Merkez Bankası Para Politikası Kurulu toplantısında. Analistler yılsonu enflasyon beklentilerini yüzde 25’e kadar yükseltirken hükümetin Yeni Ekonomi Programı’ndaki beklentisi yüzde 20.8.
GIDADA SERT ARTIŞ;
MUTFAKTA BÜYÜK YANGIN...
Gıdada en büyük sorun girdi maliyetleri. Kurdaki artış ithal tüm girdileri ve ithal ürünlerin fiyatlarını arttırdı. Buna tarla ürünlerinin bitmesi ve sera ürünlerinin pazara gelmesinin beklendiği sezon arası girince fiyatlar daha da katlandı. Her yıl eylülde gündeme gelen domatesin fiyatı yüzde 35.3 arttı. Mevsimi biten karpuz zam şampiyonu ve yüzde 60.4 fiyat artışı yaşadı. Yine domates gibi serası beklenen biber, dolmalık biber mevsimi biten meyve ve sebzelerdeki yüzde 20-30’ları bulan artışın yanında sürekli tartışılan ekmekte yüzde 4.5, kekte yüzde 35.3, ağustosun zam şampiyonu salçada yüzde 29.1 zam var. İthal edilen bademde ise artış yüzde 17.7. Yumurtada da yem fiyatlarının yükselmesinin yanında yaşlanan hayvanların gençleştirilememesi verimsizliği arttırdı ve fiyata yansıdı. Süt ve süt ürünlerinde dikkat çekici artış var ki arkasında çiğ sütün kilogram fiyatının 1.53 TL’den 1.70 TL’ye çıkması ile ambalaj fiyatındaki artışlar yatıyor. Ayçiçek ve mısırözü yağında hammadde zammı var.
KATLAMALI ELEKTRİK VE DOĞALGAZ ZAMMI
Ağustostan bu yana elektrik ve doğalgaza her ay zam var. Eylülde de doğalgaza yüzde 9, elektriğe yüzde 15 zam yapıldı. Böylece zamların aylık enflasyona etkisi de 0.82 puan oldu. Ağustosta da elektrik ve doğalgaza yüzde 9 zam gelmişti. Ekimde ise zam oranları elektrikte ve doğalgazda yüzde 9 olarak belirlendi. Yani ekim enflasyonu da zamlı geçecek. Giyim yeni sezona zamla başladı, tüm ürünler fiyat artışıyla vitrinde. Giyimde aylık artış yüzde 3.97, enflasyona etkisi 0.25 puan. Eğitim okulların açılmasıyla okul fiyatlarındaki zamlardan, lokanta ve oteller de gıdadaki yükselişin ve kurun etkisinden yükseldi.
EŞEL ARASI YÜKSELİŞİ
Petrol faturamız kabarıyor çünkü artık 100 doları konuşuyoruz şu günlerde ise 85 dolar seviyesinde. Bu artış her ne kadar hükümet eşel mobil sistemiyle benzin ve motorindeki artışı tüketiciye vergileri düşürerek yansıtmamaya çalışsa da bazen çıkmaza giriliyor ve o zam yapılıyor. Nitekim eylülde zam yapıldı. Benzine 68 kuruş, motorine 72 kuruş zam geldi. Euru Kuru otomotiv fiyatlarını fırlattı. Böylece ulaştırma grubunda aylık artış yüzde 9.15 enflasyona etki 1.67 puan oldu.
İTHAL MALI TEKNOLOJİ VURDU
Eğlence sektöründe bulunan bilgisayar, tablet, konsol gibi ithalat ağırlıklı ürünlerde kur zammı ağır oldu. Bilgisayarda yüzde 31.3, tablet ve konsolda yüzde 23 fiyat artışı var. Televizyon yerlisini üretsek de girdi maliyeti nedeniyle yüzde 15 zamlandı. Okul açılınca gelen kırtasiye zamlarıyla eğlence sektöründe aylık enflasyon yüzde 6.62 çıktı.
EVLENMEKTEN KORKAN TALİHSİZ BİR NESİL;
EV KURMAK ZORLAŞTI
En büyük beyaz eşya ihracatçılarındanız. Ama yine ham madde ithal olunca fiyat artışı yaşanıyor. Ev eşyası grubunda artış yüzde 11.41 ve enflasyona etkisi 0.91 puan. Ocaklar yüzde 24.8, bulaşık, çamaşır makineleri yüzde 20 zamlandı.
ÜRETİCİ ENFLASYONU KORKUTUYOR
ÜRETİCİ enflasyonu yüzde 46.15’e fırlayarak rekor kırdı. Üretici ve tüketici enflasyonu arasındaki makas giderek açılıyor ve bu maliyet baskısı bir şekilde yansıyacak. Üretici enflasyonunda da en önemli ithal girdi maliyetlerindeki artış ve enerji fiyatlarındaki yükseliş. Doğalgaz zammı üreticiyi biraz daha sert vurdu. Elektrik ve gazda üretici maliyetlerinin eylülde yüzde 40 arttı. Çekirdek enflasyon da sıkıntılı.
İKTİBAS: HÜRRİYET (05 Ekim 2018) Şebnem TURHAN sturhan@hurriyet.com.tr