Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün "Ankara'ya Gelişinin 98. Yıl Dönümü" Hayırlı, Kademli (Kalıcı, Daimi-Sürekli) ve Kutlu Olsun
Atatürk'ün Ankara'ya Gelişinin 98. Yıl Dönümü
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Ankara'ya gelişinin 98. yıl dönümü Anıtkabir'de düzenlenen törenle kutlandı. Türkiye Cumhuriyeti''nin kurucusu, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Ankara'ya gelişinin 98. yıl dönümü Anıtkabir'de düzenlenen törenle kutlandı. Tören saat 09.00'da, Ankara Valisi Ercan Topaca ve beraberindeki heyet ile seğmenlerin Aslanlı Yol'da yürüyüşüyle başladı. Vali Topaca tarafından Atatürk'ün kabrine çelenk konulmasının ardından saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Heyet, daha sonra Misakı Milli Kulesi'ne geçti. Vali Topaca, Anıtkabir Özel Defteri'ne şunları yazdı:
ANKARA VALİSİ ERCAN TOPACA
"Büyük Atatürk, dünyada eşi benzeri olmayan İstiklal Harbi'mizi sevk ve idare etmek için merkez olarak seçtiğiniz Ankara'ya gelişinizin 98. yılında, Ankara il yöneticileri olarak huzurunuzdayız. Milletimizin makus talihi, Dikmen sırtlarına adım attığınız gün değişmiş, önderliğinizde verilen bağımsızlık mücadelesi Cumhuriyet ile taçlanarak zafere ulaşmıştır. Bugün geldiğimiz noktada Başkentimiz Ankara, tarım ve hayvancılık potansiyeliyle, eğitim alanındaki hamleleri ve üniversiteleriyle, savunma sanayisindeki atılımlarıyla, kültürel ve turistik zenginlikleriyle dünyanın modern kentlerinden birisi haline gelmiştir. 'Ankara'nın ve Ankaralıların benim gönlümde bambaşka bir yeri vardır' diyerek onurlandırdığın Ankaralılar olarak, ülkemizi ve milletimizi çağdaş uygarlık seviyesinin üstüne çıkarmak için her dönemde ve her şartta var gücümüzle çalışma azim ve kararlılığındayız. Ruhunuz şad olsun."
Ulusal Haber & Ulusal Ajans: Son Dakika, Güncel Haber, Havadis, Araştırma, İnceleme, Yorum, Analiz,
27 Aralık 2017 Çarşamba
Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün Ankara'ya gelişinin 98. yıl dönümü Anıtkabir'de düzenlenen törenle kutlandı.
23 Aralık 2017 Cumartesi
SON DAKİKA: "Asgari ücret ile ilgili zam görüşmelerinde yeni gelişme yaşandı."
Asgari ücret için kritik açıklama!..
Asgari ücret ile ilgili zam görüşmelerinde yeni gelişme yaşandı. Asgari ücret komisyonunun üçüncü toplantısı bugün Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu'nda (TİSK) gerçekleştirildi. Toplantı sonrası TİSK'ten önemli bir açıklama geldi. Çalışma Genel Müdürü Nurcan Önder ise Aralık ayının son haftasında Bakanlıkta yapılacak son komisyonla zammın belirleneceğini ifade etti. İşçi, İşveren ve Hükümet temsilcilerinden oluşan Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2018'de geçerli olacak Asgari Ücreti belirleme görüşmeleri kapsamında üçüncü toplantısını Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonunun (TİSK) ev sahipliğinde yaptı. Çalışma Genel Müdürü Nurcan Önder başkanlığında toplanan Komisyonda, işçi tarafını Türk-İş, işveren tarafını TİSK temsil etti. Toplantının açılışında konuşan TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç, asgari ücretin belirlenmesinde enflasyon verileri dışında işsizlik oranı, Türkiye'nin rekabet edebilirliği ve yatırımların da dikkate alınması gerektiğini söyledi.İşverenler olarak 100 liralık asgari ücret desteğinin 2018'de de devam etmesini istediklerini belirten Koç, şöyle konuştu: "100 liranın verilmemesi demek mevcut asgari ücret maliyetlerinin yüzde 6 artması demek. 2018 yılında hedeflenen enflasyonu dikkate aldığımızda bir açmazdayız. Bugün Kalkınma Bakanının hazırladığı raporu tekrar gözden geçireceğiz, ona göre son toplantıda gerekli düşüncelerimizi söyleyeceğiz." Koç, bir basın mensubunun, "Türk-İş'in beklentisini yüksek mi buldunuz?" sorusu üzerine, "Çok yüksek. Şöyle söyleyeyim, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Bey'in geçen hafta açıkladığı rakam, net asgari ücretin yüzde 35 artışı demektir. Biz, Türk işvereni olarak 2015 sonunda yapılan artıştan dolayı hala iş yerlerimizde sorunlarımızı gideremedik. Türkiye gerçeklerine uygun bir rakam değil." dedi.
"NET BİN 893 LİRA 90 KURUŞLUK TEKLİFİMİZİN ARKASINDAYIZ"
Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat da asgari ücret artışında resmi ve objektif verilerin dikkate alınması gerektiğini ifade ederek Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından hesaplanan bir kişinin asgari geçim tutarının da bu verilerden olduğunu dile getirdi. Beklenen enflasyonun değil gerçekleşen enflasyonun asgari ücret üzerinde etkili olduğunu dile getiren Irgat, "Enflasyon, yüzde 10'un üzerinde. Bu mevcut asgari ücretin yüzde 2 değer kaybettiği anlamına geliyor. Hayatın gerçekleri yani çalışanların enflasyonunu belirleyen kalemler dikkate alındığında enflasyon oranının daha da yüksek olduğunu söyleyebiliriz. Bundan dolayı Türk-İş olarak net bin 893 lira 90 kuruşluk teklifimizin arkasındayız." diye konuştu.
TOPLANTI 1 SAAT SÜRDÜ
Konuşmaların ardından toplantıya basına kapalı olarak devam edildi. Yaklaşık 1 saat süren toplantının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Çalışma Genel Müdürü Önder ise şu bilgileri verdi: "Bugünkü toplantıda işveren tarafının taleplerini, Kalkınma Bakanlığının analizlerini dinledik. Bakanlık olarak bazı verileri paylaştık. Geldiğimiz noktada her iki tarafın da taleplerini aldık. Biz bunları değerlendireceğiz, işçi ve işveren tarafları da değerlendirecektir. Bu ayın son haftasında Bakanlığımızdaki toplantıyla rakamı açıklayacağız."
20 Aralık 2017 Çarşamba
ELEKTRİK FATURALARI 2019’DA ABONELERİN TELEFONLARDAN TAKİP EDİLECEK
ELEKTRİK FATURALARI 2019’DA ABONELERİN TELEFONLARDAN TAKİP EDİLECEK
ELDER Başkanı Serhat Çeçen, 2019’da tamamlanması planlanan 2 milyon Euro bütçeli Peakapp Projesi’yle abonelerin telefonlarından elektrik tüketim değerlerini görüp, diğer tüketicilerle kıyas yapabileceğini söyledi.
TEKNOLOJİ İÇİN 2 MİLYAR AYIRDIK
Aboneler 2019 yılından itibaren elektrik tüketimini akıllı telefonlarından takip edebilecek. Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Çeçen, 2019 yılında tamamlanması planlanan 2 milyon Euro bütçeli Peakapp Projesi’yle abonelerin telefonlarından elektrik tüketim değerlerini görüp diğer tüketicilerle kıyaslayabileceğini ve tasarruf fırsatlarını yakalayabileceğini söyledi.
Enerji sektörü, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) koordinatörlüğünde ELDER ve Türkiye doğalgaz Dağıtıcıları Birliği Derneği (GAZBİR) tarafından düzenlenen 3. Enerjide Ar-Ge Çalıştayı’nda bir araya geldi.
Habertürk'ten Esra Nehir'in haberine göre EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz, elektrik dağıtım şirketlerine Ar- Ge çalışmalarını kayıp kaçağın önlenmesine yoğunlaştır-malarını istedi. ELDER Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Çeçen de elektrik dağıtım sektöründeki teknoloji yatırımlarına 2 milyar lira kaynak ayırdıklarını vurguladı. Avrupa Birliği’nden (AB) hibe almaya hak kazanan ELDER projelerine ilişkin de bilgi veren Çeçen, yenilenebilir enerji kaynaklarının mevcut elektrik şebekesine daha verimli ve doğru entegrasyonunu sağlayacak olan 4 milyon Euro bütçeli Smarter Emc2 Projesi’nin bu yıl sonunda tamamlanacağını söyledi.
SOSYAL MEDYAYLA UYUMLU OLACAK
2 milyon Euro bütçeli Peakapp Projesi’yle enerji altyapısının daha iyi kullanılması, tüketicilerin tasarruf ve enerji verimliliğine teşvik edilmesini amaçladıklarını belirten Çeçen, şunları kaydetti: “Bunu sosyal medya ve online Oyun platformuna uyumlu akıllı telefon uygulaması ile gerçekleştireceğiz. 2019 yılında tamamlanacağını öngördüğümüz proje ile kullanıcılarımız telefonlarından elektrik tüketim değerlerini görüp diğer tüketiciler ile kıyaslayabilecek, tasarruf fırsatlarını görecekler.”
‘203 MİLYON TL’LİK AR-GE YATIRIMI YAPIYORUZ’
2016-2020 arasında 20 milyar liralık yatırım planladıklarını kaydeden ELDER Başkanı Çeçen, “Bunun 203 milyon lirası Ar-Ge yatırımı. Bu yatırımların yüzde 50’sini gerçekleştirdik” dedi.
‘KAYIP KAÇAĞI AZALTMAYA YOĞUNLAŞIN’
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Mustafa Yılmaz, elektrikte kayıp kaçağı önlemek için dağıtım şirketlerine büyük görev düştüğünü belirterek, “Dağıtım şirketlerinin bu konudaki Ar-Ge projelerine daha fazla ağırlık vermesini bekliyoruz” dedi. Mustafa Yılmaz, 2014 yılından bu yana Kurum olarak elektrik ve doğalgaz dağıtım şirketlerinin sunduğu 369 Ar-Ge projesinden 137’sini kabul ettiklerini, bunlardan 32’sinin sonuçlandığını belirtti. Yılmaz, 2014 yılından bugüne kadar kabul edilen tüm projelerin yaklaşık maliyetinin 111 milyon liraya ulaştığını ifade etti.
TEKNOLOJİ İÇİN 2 MİLYAR AYIRDIK
Aboneler 2019 yılından itibaren elektrik tüketimini akıllı telefonlarından takip edebilecek. Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Çeçen, 2019 yılında tamamlanması planlanan 2 milyon Euro bütçeli Peakapp Projesi’yle abonelerin telefonlarından elektrik tüketim değerlerini görüp diğer tüketicilerle kıyaslayabileceğini ve tasarruf fırsatlarını yakalayabileceğini söyledi.
Enerji sektörü, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) koordinatörlüğünde ELDER ve Türkiye doğalgaz Dağıtıcıları Birliği Derneği (GAZBİR) tarafından düzenlenen 3. Enerjide Ar-Ge Çalıştayı’nda bir araya geldi.
Habertürk'ten Esra Nehir'in haberine göre EPDK Başkanı Mustafa Yılmaz, elektrik dağıtım şirketlerine Ar- Ge çalışmalarını kayıp kaçağın önlenmesine yoğunlaştır-malarını istedi. ELDER Yönetim Kurulu Başkanı Serhat Çeçen de elektrik dağıtım sektöründeki teknoloji yatırımlarına 2 milyar lira kaynak ayırdıklarını vurguladı. Avrupa Birliği’nden (AB) hibe almaya hak kazanan ELDER projelerine ilişkin de bilgi veren Çeçen, yenilenebilir enerji kaynaklarının mevcut elektrik şebekesine daha verimli ve doğru entegrasyonunu sağlayacak olan 4 milyon Euro bütçeli Smarter Emc2 Projesi’nin bu yıl sonunda tamamlanacağını söyledi.
SOSYAL MEDYAYLA UYUMLU OLACAK
2 milyon Euro bütçeli Peakapp Projesi’yle enerji altyapısının daha iyi kullanılması, tüketicilerin tasarruf ve enerji verimliliğine teşvik edilmesini amaçladıklarını belirten Çeçen, şunları kaydetti: “Bunu sosyal medya ve online Oyun platformuna uyumlu akıllı telefon uygulaması ile gerçekleştireceğiz. 2019 yılında tamamlanacağını öngördüğümüz proje ile kullanıcılarımız telefonlarından elektrik tüketim değerlerini görüp diğer tüketiciler ile kıyaslayabilecek, tasarruf fırsatlarını görecekler.”
‘203 MİLYON TL’LİK AR-GE YATIRIMI YAPIYORUZ’
2016-2020 arasında 20 milyar liralık yatırım planladıklarını kaydeden ELDER Başkanı Çeçen, “Bunun 203 milyon lirası Ar-Ge yatırımı. Bu yatırımların yüzde 50’sini gerçekleştirdik” dedi.
‘KAYIP KAÇAĞI AZALTMAYA YOĞUNLAŞIN’
Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Mustafa Yılmaz, elektrikte kayıp kaçağı önlemek için dağıtım şirketlerine büyük görev düştüğünü belirterek, “Dağıtım şirketlerinin bu konudaki Ar-Ge projelerine daha fazla ağırlık vermesini bekliyoruz” dedi. Mustafa Yılmaz, 2014 yılından bu yana Kurum olarak elektrik ve doğalgaz dağıtım şirketlerinin sunduğu 369 Ar-Ge projesinden 137’sini kabul ettiklerini, bunlardan 32’sinin sonuçlandığını belirtti. Yılmaz, 2014 yılından bugüne kadar kabul edilen tüm projelerin yaklaşık maliyetinin 111 milyon liraya ulaştığını ifade etti.
16 Aralık 2017 Cumartesi
AMAN DİKKAT!.. SIFIR KM. KÜRESEL SALDIRI BAŞLIYOR, SIKI DURUN, SIKI TUTUNUN Yeni Küresel saldırıda TÜSEV Koordinatör rolde. Haber: NEVAL KAVCAR
AMAN DİKKAT!..
SIFIR KM. KÜRESEL SALDIRI BAŞLIYOR, SIKI
DURUN, SIKI TUTUNUN!..
Yeni Küresel saldırıda TÜSEV Koordinatör rolde. Gezi
olayları, İktidara yol çizmek, STK adıyla baskılamak için yapılan Abant
Toplantıları, TESEV başta olmak üzere tüm STK, görüntüde yasal fakat kökeninde
küresel şebekenin elmanı olan hukuk kararları, kaset, medya ayağı ile siyasete
yön verme gibi bu yüzyılın “ulus devletleri çökertme” projesi hız kesmiyor.
Oysaki AB tek devlet projesi çökmüş, BOP projesi ise ölümcül
yara almış durumda. Türkiye kontrolden nçıkmış, Ortadoğu'da yeni dengeler
için savaş veriyor. Dünya’nın merkezini dini, siyasi ve ekonomik olarak
Anadolu kabul eden yedi düvelin Türkiye’yi Sevr’e döndürme planının siyasi
ayağına gönüllü katılan siyaset erbabı dün TÜSES’in (TESEV öldü
yaşasın TÜSES) toplantısında bir araya geldi.
“İyi Parti GİK Üyesi Nuri Okutan, CHP lideri Kemal
Kılıçdaroğlu ile HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen ve Saadet Partisi Genel Başkanı Temel
Karamollaoğlu'nun da katıldığı toplantıda, 2019 Cumhurbaşkanlığı seçimine
ilişkin ikinci turda ittifak önerisi getirdi.”
“Ne var bunda?” meselesi değil. Bu toplantının önemi
yedi düvelin “CHP-HDP-SP-İP”ye “birlikte hareket edeceksiniz” mesajını vermesi,
onların rıza göstermesidir. Toplantıda 2 genel başkan vardı, Demirtaş
cezaevinde, Akşener ise MHP tabanını ürkütmemek için orada değildi.
Hesap sıradan şekilde, iç siyasilerimizin kendi kontrolünde
yürüse amenna. Kılıçdaroğlu İngiltere’ye gitmeden önce CHP’li Öztürk
Yılmaz ABD’de idi. Londra’da huzura çıkıldı ve 2019’daki adayın altına 2. Mühür
vuruldu. “Toplumun sevip saydığı aday” açıklamasını yapan Kemal-Meral hepsi o
adayı biliyor. Onları parti genel başkanlığına kim-ler tayin etti ise onların
memuru bunlar. 1. aşamada herkes kendi adyını destekleyecek, gaza gelen kitle
sonra hep birlikte yanında kim var bakmaksızın BOP eş başkanı olacak adaya
yüklenecek.
Proje İyi partiyi ayakta tutmak için aday “Akşener”
deniliyor ama zerre şansı-alakası yok. Kılıçdaroğlu deseniz Man adasını eline
yüzüne bulaştırdı. CHP’lilere de sanki “Kılıçdaroğlu aday olabilir”
izlenimi veriliyor.
TÜSEV’de yapılan toplantının başlığı “Bir Arada Yaşamanın ve
Barışın İmkanlarını Aramak Ortadoğu Konferansı”
Tercümesi: “Kürt özerkliği ile ülkeye, BOP’un ihyası ile
Ortadoğu’ya barış gelmesi. Bunun içinde yeni BOP eş başkanının seçiminde
birlikte hareket edeceksiniz.”
Son anda “asıl adayı” destekleyecek olan bu cenah o vakte
kadar, dirsek temasında olacak. Oy kotarmak istedikleri farklı kesimlere ters
gelecek tek bir hareket yapmayacaklar. Oluşumun hedefi, Halaçoğlu’na göre
“Kızıl Elma-parlamenter sistem.” Bu haliyle yedi düvel, gerektiğince nüfuz
edemiyor. Kimleri ne sanmışız meğerse.
İstanbul işgal edildiğinde “Barış nihayet geldi” başlığına
benziyor bu iş.
3 gün sürecek konferansın sonuç bildirgesini bekleyelim
bakalım. CHP'li Şişli Belediyesinin organizatörlüğünde yapıldığını da dip not
olarak vereyim. (neval kavcar)
12 Aralık 2017 Salı
DİKKAT!.. ÇOCUĞU OLANLAR BU ÜRÜNLERE DİKKAT! 23 ARALIKTAN SONRA HEPSİ YASAK
23 ARALIKTAN SONRA HEPSİ YASAK
[HABER: Aysel ALP]
Ayakkabıdan çantaya, tekstilden takı ve saatlere, bebek
bezlerinden deterjan ve oda spreylerine, çocuk bakımından temizliğe kadar
yüzlerce üründe kanserojen ve alerjen yasağı 23 Aralık’ta başlıyor. Evlerde
bebeklerin ağzının değme ihtimali olan masa, sandalye dahil hiç bir üründe
artık kanser yapıcı ürün kullanılamayacak. Çocuk parklarının zeminlerinde dahi
kanserojen madde aranacak. Yeni kurallara uymayan ürünler piyasadan toplanacak.
Üretici ve ithalatçılara para cezası yağacak.
23 Haziran’da Resmi Gazete’de yayımlanan Kimyasalların
Kaydı, Değerlendirilmesi, İzni ve Kısıtlanması Yönetmeliğinin bazı kritik
hükümleri 23 Aralık’ta yürürlüğe giriyor.
TUVALET KOKULARINDAN DETERJANA
TUVALET KOKULARINDAN DETERJANA
Deri ve tekstil ürünlerinde, düğme, fermuar gibi
aksesuarlarda kansere veya alerjiye neden olan kurşun, krom VI, DMF ve PAH
maddeleri kısıtlanacak. Oyuncak ve kırtasiye ürünlerinde benzen ve PAH; tüm oda
spreyleri ve koku gidericilerde 1.4 diklorobenzen; takı, saat ve aksesuarlarda
nikel, kadmiyum, Krom VI, PAH ve kurşun kısıtlaması olacak. Deterjanlarda nonil
fenolün yanı sıra benzen olmayacak.
ÖRÜMCEK ADAMA, KARLAR
KRALİÇESİNE KURŞUN YASAĞI
Tüketicinin kullandığı bu nihai ürünlerdeki denetimi Gümrük
ve Ticaret Bakanlığı yapacak. Bakanlık yetkilileri, yeni yönetmelikle
kanserojen ve alerjen birçok kimyasalın nihai ürünlerde kullanımının AB
seviyesinde olacağına dikkat çektiler. Ocak ayından itibaren piyasada yoğun
denetime başlayacaklarını anlatan yetkililer, hangi kimyasalların, neden
yasaklandığını ise şöyle anlattılar:
“Düğmelerde, fermuarlarda kurşun var mı diye bakamıyorduk.
Şimdi bakacağız. Oda spreylerinde, tuvaletlerde, lavobalarda koku giderici
ürünlerde diklorobenzeni denetleyeceğiz.
Bebeklerin ağzının değme olasılığı olan her şeyde
kurşun yasaklanacak. Bu ev içinde kullanılan masa, sandalyeleri dahi kapsıyor.
Kurşun, baskılı hemen her üründe var. Boyalı bir yatak çarşafında, bebeğin
ayakkabısında, oyuncağında, özellikle imitasyon takılarda, kalemlerde kurşun denetimi
yapacağız. Ayakkabı, çanta gibi deri ürünlerde krom VI’yı; spor aletleri, tenis
raketleri, bisiklet direksiyonunda, yaşlı yürüteçlerinde, çocuk parklarındaki
zemin kaplamalarında kanserojen olan PAH’ın denetimini yapacağız.
Yine suni deriden yapılan ayakkabı, çanta başta olmak üzere
mobilyalar dahil DMF kimyasalını denetleyeceğiz. Böylece kanserojen ve alerjen
tüm kimyasallar ülkemizde de AB seviyesinde kısıtlanmış olacak.”
KULLANAN YANACAK
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, yoğun denetimin ardından yönetmeliklere
aykırı üretilen veya ithal edilen tüm ürünler hakkında cezai işlem başlatacak.
Buna göre mevzuata aykırı ürünler üretici veya ithalatçı firma tarafından
piyasadan toplatılacak, imha edilecek ve bu firmalara 19 bin liradan başlayan
para cezaları kesilecek. İhlallerin tekrarı halinde bu cezalar katlanacak.
ÖNCE
BİLGİLENDİRECEKLER
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, 15 Aralık’ta İstanbul Tekstil
İhracatçıları Birliği ev sahipliğinde üretici ve ithalatçı birlikleriyle bir
çalıştay yapacak. Burada hem yeni yönetmelik kuralları hem de bakanlığın diğer
gözetim ve denetim faaliyetleri hakkında sektör temsilcilerine bilgi verilecek.
Toplantıya üreticileri temsilen İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon İhracatçı
Birlikleri, Tüm Kırtasiyeciler Derneği, Saraciye Sanayicileri Derneği ve Bebek
Araç Gereçleri Üretici, İthalatçı ve Perakendeciler Derneği katılacak.
Bakanlık, toplantıda 2018 yılında temizlik, havuz
kimyasalları, hava aromatize edici ürünler ve çocuk bezlerinde firmalar
tarafından bakanlığa yapılan tüm bildirimlerin de kaldırılacağını duyuracak.
Gözetim ve denetimin ise artacağı uyarısı yapacak.
4 Aralık 2017 Pazartesi
“KADININ SİYASETTE EKSİK TEMSİLİ BİR DEMOKRASİ MESELESİ”
KADINLARA, MİLLETVEKİLİ SEÇME SEÇİLME VE "DOĞRUDAN SİYASETE KATILMA HAKKI" TANINMASININ 83. YIL DÖNÜMÜ!..
“KADININ SİYASETTE EKSİK TEMSİLİ BİR DEMOKRASİ MESELESİ”
5 Aralık 1934 tarihi, Türkiye’de 1924 Anayasası ile sadece erkeklere tanınmış olan milletvekili seçme ve seçilme hakkının Anayasada değişiklik yapılarak kadınlara da tanındığı gündür.
Anayasanın 10. ve 11. maddelerinde yapılan değişiklik çerçevesinde İntibah-ı Mebusan Kanunu (Milletvekili Seçimi Kanunu)’nda da aynı tarihte değişiklik yapılmış ve kadınların seçme seçilme hakkı uygulamaya geçirilmiştir.
1935 yılında yapılan genel seçimde 18 kadın milletvekili seçilmiş ve Türkiye “kadın milletvekili ile” Dünya’da ikinci sırada yer almıştır.
Ancak ne yazık ki, bu doğru başlangıç sürdürülmemiş, 83 yıl içinde bir arpa boyu yol alınamamış, 2015 seçimlerinde kadın milletvekili oranı %14,7’de kalmıştır. Türkiye, 2017 yılında toplumsal cinsiyet eşitsizliğinde 144 ülke arasında 131. sıraya gerilemiştir.
Nüfusun yarısını oluşturan kadınların karar alma süreçlerine katılamaması, siyasette eşit oranda temsil edilememesi, her şeyden önce bir demokrasi meselesidir.
Ülkemizde 2 milyon 61 bin kadın okuma yazma bilmiyor, kadın istihdamı giderek azalıyor; her üç kadından biri ailede, sokakta veya iş yerinde şiddete uğruyor, son 11 ayda 349 kadın cinayeti işlenmiştir.
Kadınların karar verici konumlarda ve siyasette yeterli sayıda temsil edilmemesi, yaşamın her alanında cinsiyet ayrımcılığının giderek kökleşmesine, kısır döngü halinde devam etmesine ve gerçek demokrasinin yaşama geçirilememesine yol açmaktadır. Türkiye eğitimli, donanımlı ve konularında yetkin kadın potansiyelinden yararlanmamaktadır.
İKKB olarak, çocukların cinsel istismarına göz yuman siyasetçileri kınıyoruz.
Cumhuriyetimizin kuruluş felsefesi olan “kadın erkek eşitliğinin” başta siyasette olmak üzere yaşamın her alanında yer almasını istiyoruz.
Gerçek demokrasiye ulaşana dek mücadeleye devam diyoruz.
Nazan Moroğlu, İKKB Koordinatörü
Yazı gönderi: Prof. Dr. Tülay ÖZÜERMAN
Anayasanın 10. ve 11. maddelerinde yapılan değişiklik çerçevesinde İntibah-ı Mebusan Kanunu (Milletvekili Seçimi Kanunu)’nda da aynı tarihte değişiklik yapılmış ve kadınların seçme seçilme hakkı uygulamaya geçirilmiştir.
1935 yılında yapılan genel seçimde 18 kadın milletvekili seçilmiş ve Türkiye “kadın milletvekili ile” Dünya’da ikinci sırada yer almıştır.
Ancak ne yazık ki, bu doğru başlangıç sürdürülmemiş, 83 yıl içinde bir arpa boyu yol alınamamış, 2015 seçimlerinde kadın milletvekili oranı %14,7’de kalmıştır. Türkiye, 2017 yılında toplumsal cinsiyet eşitsizliğinde 144 ülke arasında 131. sıraya gerilemiştir.
Nüfusun yarısını oluşturan kadınların karar alma süreçlerine katılamaması, siyasette eşit oranda temsil edilememesi, her şeyden önce bir demokrasi meselesidir.
Ülkemizde 2 milyon 61 bin kadın okuma yazma bilmiyor, kadın istihdamı giderek azalıyor; her üç kadından biri ailede, sokakta veya iş yerinde şiddete uğruyor, son 11 ayda 349 kadın cinayeti işlenmiştir.
Kadınların karar verici konumlarda ve siyasette yeterli sayıda temsil edilmemesi, yaşamın her alanında cinsiyet ayrımcılığının giderek kökleşmesine, kısır döngü halinde devam etmesine ve gerçek demokrasinin yaşama geçirilememesine yol açmaktadır. Türkiye eğitimli, donanımlı ve konularında yetkin kadın potansiyelinden yararlanmamaktadır.
İKKB olarak, çocukların cinsel istismarına göz yuman siyasetçileri kınıyoruz.
Cumhuriyetimizin kuruluş felsefesi olan “kadın erkek eşitliğinin” başta siyasette olmak üzere yaşamın her alanında yer almasını istiyoruz.
Gerçek demokrasiye ulaşana dek mücadeleye devam diyoruz.
Nazan Moroğlu, İKKB Koordinatörü
Yazı gönderi: Prof. Dr. Tülay ÖZÜERMAN
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)