Aydın'lara(MÜNEVVER'LERE; KANAAT ÖNDERLERİNE) Bayram Hediyesi
Halûk Tarcan (CNRS)
Büyük ve rahmetli bilimsel araştırmacımız Servet
Somuncuoğlu, Çin’den izmir’e kadar çizilecek bir çizginin kuzey ve güneyinde
yer alan ülkelerde 150.000 kilometre katetmiş, bunun için 4 yılını
harcamış ve 1 milyon kaya üstü resim tespit etmiş, bulundukları yerlerde ilk
incelemelerini yapmış, hepsinin resimlerini çekmiştir.
Genelde at üstünde, bazen de ancak yürüyerek yapılan bu
ölçüsüz değerdeki çalışma düşünülebilecek çeşitli zorlukları beraberinde
getirmiştir:
Derin uçurumların kenarındaki sicim kadar yoldan
dolanmak, her an atın ayağının kayabilmesi ihtimali, taş yuvarlanması, bazen
bele kadar buz gibi su içinde ilerlemek, şelalelerin altından geçmek, kar
tipisi ya da bardaktan boşanırcasına yağan yağmur altında, uyku tulumunda
uyumaya gayret etmek…ya da tam tersi, Gobi cehenneminde bir ateş gibi parlayan
güneş altında ilerlemek…suyu idareli kullanmak…ilk menbaa kadar yolu
şaşırmamak …
Karanlık ormanlara dalmak, her an bir hayvanla karşılaşmak
ya da bataklığa saplanmak…Kısacası, “dile benden, zorluk için, ne
dilersin” şartlarında hayatından 4 yılını vermiştir… Ve sonunda …
Tüm dünya tarihini alt üst edecek, Türk tarih ve kültürünü
gerektiği yere yerleştirecek olan bulguları meydana çıkarmış olan Servet
Somuncuoğlu’nun kalbi daha fazla dayanamadı …durdu … inanamadım, inanamadık!
…Bazı hallerde kişinin, Tanrı’nın adaletine inanamayacağı geliyor, işte, o an
bu andır!
Araştırmalarını coşkuyla yapıyordu…Kaya resmi deyince
Ön-Türk kültürü araştırmalarına çağrı yaptığı ve akademisyenlerimiz “itibar”
etmedikleri için kendisini dinleyecek bir akademisyen bulamamıştı.
Bir gün kapı çaldı, açtım, bir kişi elini uzattı, kendini
takdim etti, “Ben, Servet Somuncuoğlu” ve “Beni ancak siz
anlayabilirsiniz, izin verin de gireyim…”dedi. Bu heyecanlı kişiyi buyur ettim…
Hemen sözüne “inanamazsınız, hocam” diye başlayarak, son
araştırmalarını yaptığı Saymalıtaş hakkında konuşmaya koyuldu…Konuşuyor
konuşuyor ... Sonra durup yeniden başlıyor “inanamazsınız, hocam” diyerek
gördüğü üstün güzellik ve üstün değerler hakkında gittikçe coşuyordu.
Ben soru sordukça çok mutlu oluyor, ileriye doğru uzanı,
“inanamazsınız, hocam”la çok detaylı cevaplar veriyordu.
Vefatına kadar üç büyük cilt yayın yapmıştı; bir gün, üçünü
de kucaklamış, bana getirmişti. “Hocam, bunlar sizin. İstediğiniz gibi
kullanın” dedi. Kitapları masanın üstüne bıraktı…Ne kadar mutlu olduğumu takdir
edersiniz …Kitapları özet çıkararak öğrenmeye, sahifeleri didik didik
etmeye devam ediyorum.. Fakat o kadar dolu bilgi var ki…Henüz
hepsini tamamlayamadım…Ağır ve sindire sindire gidiyorum.
Eserlerini halkın ölçüsüyle ölçersek, kitapların her biri
“beş parmak” kalınlığında ve “bir koltuk altı”
genişliğindedir:
· SAYMALITAŞ
· DAMGALARIN GÖÇÜ…
Göbeklitepe heyecanıyla, tarih fukarası Batı’nın sahip
çıkmak istediği Güney Anadolu’daki bu esere “tarihteki ilk tapınak” sıfatı
verilmişti.
Hemen Servet Somuncuoğl’na yazdım ve sordum, yol üstünde
görmüş olduğu bir ya da birkaç tapınak var mıydı?..
Cevabını aşağıya alıyorum:
Saygıdeğer Hocam,
El vurulmamış bir "Antik Dönem Türk Arkeolojisi"
ve yine el değmemiş "Gök Tanrı Dininin Mabedleri" varken, bugüne
kadar görmezden gelinirken biraz daha atsınlar bakalım. Çok yakında
göreceklerdir, hem de gık diyemiyecekler. Beş kitap birden çıkacak, ayrıca
Anlatımlı 25 DVD ve ekinde 2500 fotoğraf kamunun kullanımına açık olarak yer
alacak.
Az daha sabır hocam.
Tarihlemeler konusunda kesin bir şey yok. Bizde de mezarlar
dışında anıt alanlar var. Meselâ Saymalı Taş bir anıt alan.
En eski mezar ve kaya resmi alanı Rusların Tanıklığı ile
Lena Kaya Resimleri, orada anıt mezar da var. M.Ö. 14 bin. Kendi kanaatimce bu
da tartışmalı. Gayretleriniz için sizi yürekten kutluyor ve teşekkür ediyorum
ama kendi adıma biraz daha sabır diyorum.
Selam ve saygılarımla...
***
Bu satırları okuyup üzülmenin üstünde üzülmemenin imkânı
yok.. Ne olur bir kaç ay daha yaşasaydı, eserini tamamlasaydı, başarısının
takdir edildiğini görseydi ?..
5 kitap ?... 25 DVD ?....ve halka açık 2500 foto
?...ne muazzam bir zenginlik ve ne zengin bilgiler; Somuncuoğlu'nun
bitiremediklerini, yetişmesinde büyük emekleri olan değerli asistanı Selda
Serin'in sonuçlandırması bekleniyor.
Servet Somuncuoğlu’nun kitaplarını yakından
tanıyalım:
1. Sibirya’dan Anadolu’ya TAŞTAKİ TÜRKLER
From Siberia to Anatolia THE
TURKS ON THE ROCK İngilizce metin
6 Bölüm: Rusya, Moğolistan, Karabalgasun, Altay Özerk
Bölgesi, Hakasya
Bölgesi, Tuva Bölgesi.
A cultural
service of A/Z YAPI’nın kültür hizmetidir info@azyapi.com
2. SAYMALITAŞ Gökyüzü atları, SAİMALUU – TASH
Sky Horses İngilizce metin
11 bölüm: Saymalıtaş, Türklerin bilinçaltı, kutsal dağlara
yolculuğun öyküsü, imgelerin dünyasında, tabiat taklidi resimler, insan tabiat
ilişikisi, insan inanç kozmolojisi, karmaşık panolar, soyut-somut karma
resimler, stilize resimler, resimler ve damgalar.
Biz burada Saymalıtaş’ın özel değerini açığa çıkarmak
için kısa bir ilâvede bulunuyoruz:
· Tacikistan Arkeoloji Enstitüsü Müdürü Anton Ranov,
uzun yıllar süren araştırmaları sonucu (Decouverte des Civilsations
d’Asie centrale, les Dossiers d’Archéologie No.185 Septembre 1993)
· Evrensel Uygarlıkların Himalâyalarda Qara-Tau
mağarasında milyon yılda başladığını ortaya koymuş , Qara-Tau’lı
Orta Asya kişisinin 100’er binlik dilimler halinde gelişmesiyle bu
kültür, Himalayaların dibindeki Kırgızistan’a yayılmış, oradan kuzeye
yoluna devam etmiş, Yakutlar’a kadar tırmanmış
· Saymalıtaş vadisine yoğunlaşmış, yazıyı icat
etmiş… 14 bin yıldan beri Türk olmuş olan Orta Asya kişisi burada, tekerleği
icat etmiş, at, dağ keçisi ve köpeği evcilleştirmiş, at kültürü
oluşturmuş ve tekerlekli sabanla ziraat yapmıştır. Bu nedenle
Saymalıtaş’a
· Evrensel uygarlıkların çatısı diyebiliriz.
A cultural Service of A/Z YAPI’nın kültür
hizmetidir info@azyapi.com
3.DAMGALARIN GÖÇÜ Ankara Ankara
Güdül. Güdül Kaya Resimleri
THE MIGRATION OF TAMGA / STAMP – KURGAN
Ankara Güdül Rock Engraving İngilizce metin; 14
bölüm: Damgaların Göçü – Keşif macerası, Atlas Yazıları, Danışmanların
Görüşleri, Delikli kaya, Gölgeli dere, Yandaklı dere,Yıkılan kaya , Asmalı
yatak, Kabaoyuk, Satoğlu kayası, Derin vadi, Pirveli, Antilköy (son mezarlık),
Adalı Kuzu köyü, Kirmir kanyonu. Ve sadece Ankara Güdül’deki 5.000
kaya resminin de ilâvesi gerekmektedir.
Bu her yöne serpilmiş kaya resimleri ve aralarındaki
yazıtlar, Anadolu’nun tapusunun bize ait olduğunu
gösterir;Ön-Atalarımızın imzalarıdır. Ön-Atalarımızın M.Ö.13 binde Doğu
Anadolu’ya yerleşip (Prof.A.Erzen, Doğu Anadolu ve Urartular, 1984 TTK.
Ank.) Antalya’ya, Beldibi mağarasına kadar yayıldıkları düşünülürse…
A cultural Service of A/Z YAPI’nın kültür
hizmetidir info@azyapi.com
Bayramda bu ciltlerden birinin, büyük bir hediye olarak
verilmesi düşünülebilir! Düşünülmelidir! Özellikle şirketler bu yayınlardan
birini ya da bir kaçını hediye edebilirler. İmkânı olanlar liseli gençlere, tüm
yaşamları boyunca başvuracakları ve kendi öz kültürümüz konusunda temeli
oluşturan bu eserleri armağan etmelidirler. Bu düşünce her yaş için
geçerlidir.
Kaya resimleri ve aralarına serpilmiş Kaya Yazıtları ile
Sibirya’dan Anadolu’ya kadar sonsuz alanda, Evrensel Uygarlıkların kökenindeki
İLK’leri vermiş olan atalarının kültürünü ortaya koymak için canını
hiçe sayan Servet Somuncuoğlu’nu bir kere daha minnetle, saygıyla
anıyoruz. Ruhu Şâd Olsun!.
Halûk Tarcan (CNRS)
Eserleri sabırla bekliyoruz. Selamlar. İsmet Aydemir
YanıtlaSil